İSPANYA'NIN KALBİ MADRİD
Evet artık İspanya'nın başkenti Madrid'deydik ve burada 2 gece kalacaktık. Madrid; Beyaz yakalıların, bakanlıkların, parlamentonun, bankaların merkezi ve 5 milyon insan yaşamaktadır. İspanya'nın siyasi başkentidir çünkü dini başkentleri Toledo'dur. Madrid zengin tarihi mirasın yanı sıra canlı bir kültür ve sanat şehridir.Gece ve gündüz oldukça hareketli bir yaşam vardır. Flamenko dansı, futbolu, festivalleri ve boğa güreşleri ile bol turist görebileceğiniz bir Avrupa Şehridir.
Evet bu kısa bilgilendirmeden sonra dönelim bizim Madrid maceramıza..Önce otobüsle şehri panoramik olarak turladık ve sonra İspanya'nın en büyük istasyonu Atocha'ya gittik.
Atocha İstasyonu; 20. yüzyılın başında inşa edilmiş istasyonda 2004 yılında terör saldırısından 191 kişi ölmüş ve bu ölen kişilerin anısına istasyonun içine ağaçlar dikilmiş.Biz bu bölümü gezdik..Terör maalesef tüm dünyada masum insanların ölmesine neden oluyor.
Daha sonra otobüse binerek Boğa güreşi arenası Las Ventas'a gittik.
Las Ventas Arenası: Boğa güreşi cesaretin simgesi olarak değerlendiriliyor. İspanyol halkı boğa güreşlerine ilgili bir halk ve Las Ventas, dünyanın en ünlü boğa güreşi arenası ve İspanya'nın en ünlü matadorları bu arenada sahne almışlar ve alıyorlarmış. Boğa güreşleri genelde Mayıs ve Ekim ayı arasında 19:00- 21:00 arasında yapılıyormuş. Las Ventas 25 bin kişilik bir arena ve dışarıdan oldukça etkileyici görünüyordu.İçerideki müzede ünlü matadorların heykelleri bulunuyormuş. Biz içine girmedik..
Daha sonra İspanyollar için önemli olan futbolun kalbi Bernabeu Stadyumunu dışarıdan görmeye gittik. Estadıo Santıago Bernabeu: 100 bin kişilik bir stadyum ve ev sahibi Real Madrid takımıymış. İsmi de efsanevi başkan Santiago Bernabeu Yeste'den gelmekteymiş ve stad 1947 de açılmış..Futbolla ilgilenmeyen bir kişi olarak bu kadar bilgi yeter diye düşünüyorum.
Daha sonra eserlerini Valancia da gördüğümüz ünlü mimar Calatrava'nın eserlerine giderek, fotoğraf çektirdik.
Daha sonra Castilya bulvarından Plaza de Espana Meydanına gittik. Devasa binanın önünde Cervantes'in heykelinin hemen altında Don Kişot'u atının üstünde ve yanında da eşeğinin üstünde Sanco Panzo'yu gördük.
Fotoğraftan sonra Madrid Kraliyet Sarayı( Palacio Real) doğru yolumuza devam ediyoruz.Saray Bailen caddesinde yer almaktadır.Karşımıza ihtişamlı görüntüsüyle Kraliyet Sarayı çıkıyor, rehberimiz iç dekorasyonunun Avrupa'daki sarayların en güzellerinden olduğunu ifade ediyor. Sarayın inşaatı 1739 bitirilmiş ve devlet törenleri için kullanılan bir saraydır.
Palacio Real
Sarayın önünden Orient Meydanına doğru devam ettik. Orient Meydanında solda yan yana sıralanmış heykelleri görüyoruz. Bütün heykeller İspanya Krallarını temsil ettiğini öğreniyoruz.
|
Gurme pazarına doğru yürürken karşımıza İspanyolların ünlü amiralini Don Alvaro de Bazan'ın bronz heykeli çıkıyor. İnebahtı Deniz Savaşı'nda Osmanlıya karşı savaşı kazanmış bir komutan olarak adlandırıyor rehberimiz.
Madrid'in gurme pazarı Mercado De San Miguel'e gittik. Pazar iştah açıcı tezgahlarıyla, ve modern görünümüyle oldukça dikkat çekici bir pazar.
Pazardan sonra kendimizi Plaza de Mayor da buluyoruz. Meydan oldukça büyük, 1600 yıllarda Kral 3. Philip zamanında Juan Gomez de Mora tarafından yapılmış. Halkı ilgilendiren her şey bu meydanda yapılırmış.( boğa güreşleri, festivaller vb...)Meydanda ayrıca 3. Philip'in heykeli de bulunmaktadır.
Parkın Prado Müzesine yakın olan kapısından çıkarak Reina Sofya Müzesine doğru yürüdük.
Museo Nacional Centro de Arte Reina Sofia: İspanya'nın önemli sanat müzelerinden birisi ve bana göre mutlaka görülmesi gereken bir müzedir.Dünyada en çok ziyarat edilen müzede bulunan en önemli eser Pablo Picasso'nun Guernica'sıdır. Müzeye girdikten sonra 3. katta 206-207 nolu odalarda Guarnica'yı ve Dali'nin eserlerini görüp , inceledik.İçeride resim çekmemize izin vermediler.
Guarnica |
Müze akşam 19:00-21:00 arasında ücretsiz gezilebiliyor .Madrid'de görmeniz gereken en önemli müzelerden Prado müzesinden ve Müzedeki izlenimlerimi de sizinle paylaşmak istiyorum.
Museo Del Prado:
Müze 18:00-20:00 arasında ücretsiz gezilebiliyor. Biz Toledo gezisi sonrası bu fırsatı değerlendirmek istedik ve müzedeki kuyruğu görünce neredeyse vazgeçecektik. Müze çok büyük ve ayrıntılı gezmek isterseniz bir günün bile size yetmeyeceğini düşünüyorum. Müze resim ve heykel müzesi olarak kurulmuş olup içeride El Greco, Titian, Rubens, Raphael,Tintoretto, Velazquez, Goya ,Bosch eserlerini görebilirsiniz. Müzede en ünlü eserler arasında Velazquez'in Las Meninas'ta bulunmaktadır.
Yemekten sonra Sol meydanına yürüyerek otele aktarmalı bir şekilde metro ile döndük.Sol Meydanı nı gece görme fırsatı bulduk ve kış olmasına rağmen cıvıl cıvıldı.. Yaz aylarında eminim çok daha güzeldir. Madrid de kaldığımız otelin adı; Hotel Dome Madrid , 4 yıldız bir oteldi, oldukça temiz ve konforluydu.
Madrid'ten ne alınır: Biblo, yelpaze, anahtarlık, boğa güreşi figürleri, magnet, tişörtler, madrid temalı çantalar...
Gezerek Özgürleşmeniz Dileğiyle....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder